22 Eylül 2010 Çarşamba

ben bu sonbaharda...



Bir kaç gün sonra dönüş var bana,İzmir'e.
Artık 3. senem..Ama yine de o evden gidişin burukluğu on sene de geçse gitmez biliyorum.
Yeni bir dönem,
Yeni bir sınıf,
Yeni dersler,
Yeni bir oda arkadaşı,
Tabii haliyle yeni bir düzen..
Fark ettim de bu geçtiğim iki seneyi kendime bir düzen oturtturmadan aslında düzen kurmayı da istemeden geçirmişim.Bunun için kendimce sebeplerim vardı;
kök salmaktan korkuyordum,
yerleşmekten korkuyordum,
orada bir hayatım olmasından korkuyordum,çünkü takılı kalmaktan korkuyordum
hep sırt çantamı alıp 'eyvallah' deyip gidebilme noktasında tutmak istiyordum kendimi
göçebe olma tercihini yapmıştım,ama anladım ki göçebe olmak için 4 sene gibi bir zaman benim fıtratımdaki bir insan için çok fazlaymış..

Bu iki sene için geriye baktığımda;biriktirilmiş bir sürü anı,kalbini kazandığım çok değerli insanlar,içinde YAŞANMIŞ bir şehir,kalbimde içimde İZİ kalmış bir şehir,gezilip görülen yerler,yaşanan sevinçler,içten içe yaşadığım büyük acım,dökülen göz yaşlarım,gidişler gelişler,toplanmacalar yerleşmeceler........
Orda bir hayatım olmuş ben farkına bile varmadan.
Marketim,terzim,kuaförüm,büfem var...Sokakta yürürken selamlaştığım insanlar var artık,düşününce bu bile orda yaşadığımın, bir hayatım olduğunun göstergesi.

Evet; hiç istemedim gitmeyi,nasıl olduğunu bile anlamadan İstanbul'a gideceğim diye hazırlanırken birden bire bu çıkıverdi karşıma,birden bire İzmir'de buldum kendimi.Üstelik yapayalnız olduğum ve hiç bilmediğim, hiç alışık olmadığım, her şeyine yabancı olduğum,her şeyin farklı olduğu bir yerde..Ne kadar zor olduğunu anlatacak kelime yok,sıradan değildi çünkü hiçbir şey ya da sadece bu kadar terslik tek benim başıma gelirmiş gibi hissediyordum,sanki bütün dünya bana karşı ve dünyada da acı çeken tek insan benim..Böyle oluyor işte çaresizken.Bütün sevdiklerim benden uzakta;ailem en başta,sonra can dostlarım,canlarım ve canımın içi..Çoğu İstanbul'da ve bir arada..Tek ben İzmir'deyim..Kimsesiz gibi hissediyorum.Ozan yanımda olmaya çalıştıkça onun da canını yakıyordum çünkü benim de içimde yangın vardı;en sevdiğimden en yakınımdan çıkardım acısını.Hala çok üzülüyorum buna..Bir ara dostlarımla telefonda konuşmak bile beni çileden çıkartmaya yetiyordu;seni özledik demeleri,keşke sende burda olsaydın demeleri,bak bugün bunu yaptık demeleri...Sanki onların ne suçu varsa...Özlemeleri,beni yanlarında aramaları kabahatti işte, düşman kesiliyordum anında...
Hayatımı eve gidip gelme tarihleri ve Ozan'la görüşme tarihlerine göre düzenlemiştim bu zamanlar dışında yalnızca nefes alıyordum,yaşamak oydu benim için..

NEYSE...
Böyle böyle geçti zaman,bugüne geldim;yarısını bitirdim yarısı da bitecek.
Sonrası umuyorum,istiyorum ve dualar ediyorum ki istediğim gibi olacak.
Ama artık hayatı kaçırmak,ıskalamak istemiyorum.İki yıl daha boşa geçmesin;dört yıl acı çekip sadece diploma denen kağıt parçasıyla dönmeyeyim yerime..

İşte tam da bu nedenlerle bu sonbahar benim..Tıpır tıpır içime düşecek damlalar,içimi temizleyecek,kendime döndürecek,yağmurlarıyla yıkayacak,huzur verecek bu sonbahar bana.Oradaki hayatımın içinde yaşamaya gidiyorum.Kendime düzen kurmaya gidiyorum.Ama vakti geldiğinde terk edeceğim bir düzen..Değiştiremediğim ve değiştiremeyeceğim  şeyleri  kabullendim.Zorundaydım.Çok zor olsa da kabullendim ve beni asıl amacıma götüren yolda sakin sakin ilerliyorum,ilerleyeceğim.
Hayattan neyi beklediğimi,neyi istediğimi,kimi yanımda görmek istediğimi çok iyi biliyorum,kendimi nerde görmek istediğimi de biliyorum.Bunun için;
ÇALIŞIYORUM
EMEK VERİYORUM
SEVİYORUM
UĞRAŞIYORUM
DUA EDİYORUM....
Kısacesı elimden geleni yapmaya çalışıyorum gerisini teslim ediyorum..

Ve kaynağı tam bilinmemekle birlikte Hititlere ait olduğu iddia edilen bir duvar yazısı/duası:
Tanrım, Bana değiştirebileceğim şeyleri
değiştirmek için CESARET, Değiştiremeyeceğim şeyleri
kabul etmek için SABIR, ikisi arasındaki farkı bilmek için AKIL
ver.


Bu yazı bunu çoktan hak etmiş birine ithaf edilmiştir.Bu kadar açıkça yazabiliyorsam içimdekileri bu senin sayendedir.Her zamanki gibi çok şey borçluyum sana.

9 yorum:

  1. Seni bekliyor olacak herkes. Senin düzenin burada kurulu olacak, sen yokken bile burada yaşayacaksın. Senin yerine kuaförünü seçen marketini belirleyen odanı ve yatağını seçen insanlar var burada. Sabret, dua et emek ver ve sev.. Benim gibi

    YanıtlaSil
  2. Allah sana en güzelini göstersin hayatında. Yeter ki sen dualarını eksik etmemelisin.

    YanıtlaSil
  3. seni en iyi ben anlarım herhalde aynılarını yaşıyorum çünkü ve o kadar iyi anlıyorumki...kendime bile itiraf edemediklerimi yazmışsın tuçecimm...FATOŞ

    YanıtlaSil
  4. ozan;bu yaşatıyor beni zaten..İyi ki varsın,iyi ki varlar..
    fatoşcum;beni en iyi sen anlarsın seni de en iyi ben..Ama geçecek biliyorum en azından bilmek istiyorum,buna inanmak..
    profösör;amin...dualar her zaman sığınılacak liman,en sağlam dayanak,en büyük güç..

    YanıtlaSil
  5. o şehirden koparken üzülceksin bile bigün. öyle çabuk geçicek günler aslında.bi zamanlar benim yaşadığım gibi

    YanıtlaSil
  6. çabuk geçmiyor aslında,geçtip gittiği için üzerimizdeki etkisi azalıyor sanki hiç yaşanmamış,hiç o kadar üzülmemişe dönüyor.
    o şehirden koparken inceden belki bir sızı olur,ama içindeki insanlardn kopmayacağımı düşündüğüm için bu da geçer diye düşünüyorum..

    YanıtlaSil
  7. her başlangıç bi tazeleniş oluyor insan hayatında.Aynı şeyleri seneye bu zamanlar da hissedeceksin balki ama daha farklı bi "sen" ile. Zamanın ne kadar çabuk geçtiğine sen bile hayret edeceksin:) ve neleri neleri özleyebildiğine:) Zamanında senin yaşadıklarını yaşarken, bi baktım mezun oluverdim. Bi baktım işe başladım, bi baktım "hayatım" diye çizdiğim resim öncekinden çok daha farklı. Yeni renkler bulmuşum paletime. Bi baktım ben büyüdüm her mevsim değişik bi renkle.
    Duruşunu taktir ettim çok. Kocaman nefesler ve kocaman adımlara:) hadi bakalım:)

    YanıtlaSil
  8. Şimdi bana üniversite yıllarına geri döndün deseler yapamadığım o kadar çok şey var ki:) , satırlara sığmaz :) söyleyeceğim tek şey: Acele etmeyin, her anın tadını çıkarın ! Sonrasında yıllarca o yılları anlatıyoruz da... ( 12 sene oldu bu arada)

    YanıtlaSil
  9. yorumlarınız için çok teşekkürler:)
    tavsiyeler her zaman kulağıma küpe;)

    YanıtlaSil

yepyeni bir yorum!sevgiler:)

(yorum yanıtları için aşağıdaki''e-posta yoluyla abone ol'' kısayolunu tıklayabilirsiniz)